Ne olacak bizim halimiz böyle? Sıradanlıktan çıkıp sıradışı olma vakti gelmedi mi? Aslında böyle düşünen herkes de sıradanlıktan çıkalım diye düşünerek sıradışı olmak ister ki en büyük sıradanlık bu zaten
ama bizim istediğimiz asıl şey sıradışının da dışına ulaşıp ulaşılmayana ulaşmanın verdiği hazzı tadarak gerçek sıradışı olmaktır. Peki sıradan olan nedir ve sıradışı olan nedir, en önemlisi de sıradışının da sıradışı olanı nedir? Sıradanlık bellidir aslında; Ye, iç, uyu, kalk, okula git, gel vs. vs. Peki sıradışı? Okuldan kaç, farklı düşün, farklı yap, farklı ol, olayları tersten gör vs. vs. Peki bunun da sıradışı olanı nedir? Tekrar başa dönmek mi? Yani sıradışının sıradışı olanı tekrar sıradanlığın kendisi mi oluyor. Farklı olma, farklı düşünme vs. vs. yani sıradan ol. Aynı noktaya varıyoruz. Ama biz daha da sıradışı olarak aynı noktaya varmayabiliz. Farklı düşünmek yerine derin düşünelim, olayları tersten görmek yerine olaylara farklı açılarla bakalım vs. vs. Kendimizi daha da çok geliştirip farklı olanın farkında olup daha farklı şeyler yapmalıyız. Peki bunu yaptığımızda sıradanlıktan kurtulur muyuz? Sürekli zar atarak hayatımızı belirleyebilir miyiz? Kendi inancımızı kendimiz oluştursak nasıl olur? Veya buna inanç demeyelim de felsefe diyelim. Hayat felsefesi. İçinde hayatın olmadığı bir hayat felsefesi. Kulağa ne kadar da hoş geliyor. Ya da içinde hayatı anlamlandırdığımız bir hayat felsefesi, evet, bu daha iyi. Peki neye göre felsefe? Yaşantı ve tecrübelerimizin getirdiği bir felsefe mi? Gerçek sıradışı olmak için yaşamdan uzaklaşmamız gerek, bu olmaz. En iyisi müzik dinlemek.
Yazar: İstayfo Akyüz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder